Ülkeler arasında paranın dolaşımında; yüksek faiz, düşük vergi- vergi olmaması ve bilgi saklama-paylaşmama hususları mıknatıs etkisi yapmaktadır.

DÜNYA KÜÇÜLÜYOR

Ülkeler arasında paranın dolaşımında; yüksek faiz, düşük vergi- vergi olmaması ve bilgi saklama-paylaşmama hususları mıknatıs etkisi yapmaktadır. Şirket merkezlerinin, kârların, paraların, bu avantajları sağlayan ülkelere doğrudan ya da örtülü olarak kayması, vergilendirme ve diğer hakları açısından geliri elde eden kişi ya da kurumun gerçek mukimi olduğu ülkelere zarar vermektedir. Ancak zarara uğrayan ülkeler bu durum için önlemleri giderek artırmaktadır. Bu konu bağlamında gelişmelere ve diğer kimi uluslararası haberlere aşağıda kısaca değinilmiştir.

Kara Liste Yayımlanmak Üzere

8 Kasım 2017 tarihinde tax-news.com sitesinde kaleme alınan bir yazıda[1] Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis’e göre, vergi işbirlikçisi olmayan bilgi paylaşmayan ülkelere ilişkin kara liste çalışmasının planlandığı gibi devam ettiği belirtiliyor.

5 Aralık’ta yapılacak toplantıya yetiştirilecek liste üzerinde anlaşılması için Maliye Bakanları toplantıya çağrılmış. Ancak Maliye Bakanlarının listedeki ülkelere yönelik yaptırımlar üzerinde bir anlaşmaya varmak istedikleri de belirtiliyor.

Financial Times’a göre 53 ülke ve bölgenin “kara listede olma riski” ne sahip olduğu AB tarafından bildirilmiş. Yine Gazeteye göre nihai listenin 5 Aralık’ta yayımlanması bekleniyor.

Ülkemize dönersek;

Bizde de kara-liste önemli. Şöyle ki;

Ödemelerden %30 Oranında Tevkifat Yapılması Gündeme Gelir

Kurumlar Vergisi Kanunumuzun 30. maddesinde Bakanlar Kurulunun belirleyeceği kara listedeki ülkelere yönelik kimi önlemler göze çarpmaktadır. Buna göre kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara (tam mükellef kurumların bu nitelikteki ülkelerde bulunan iş yerleri dahil) nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler üzerinden, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılan kurumun mükellef olup olmadığına bakılmaksızın % 30 oranında vergi kesintisi yapılır.

İlişkili Kişi Statüsü Devreye Girer

Yine aynı Kanunun 13. maddesine göre kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.

Dolayısı ile bizde de bir kara-liste Bakanlar Kurulunca kabul edilirse bu listedeki ülkelerle yapılan işlemler yukarıdaki maddelere göre yükümlülük doğurabilecektir.

Yurt Dışındaki Finansal Bilgilerinizi Gelir İdaresi Başkanlığı Görebilecek

20.05.2017 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7018 sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyeti adına 3 Kasım 2011 tarihinde Cannes’te imzalanan “Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi”nin çekince ve beyanlarla birlikte onaylanması uygun bulunmuştur.

2018 yılından itibaren Türkiye “Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi’ kapsamında otomatik bilgi değişimine başlayacaktır.   Sözleşme kapsamında birden fazla türde bilgi değişimi tipi belirtilmiştir. Talep üzerine,  otomatik ve kendiliğinden.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ile Avrupa Konseyi’nin öncülüğünde hazırlanan ve bugüne kadar yüzden fazla ülke tarafından imzalanan söz konusu sözleşme, mükellef haklarını da gözeterek taraf ülkeler arasında vergi kayıp ve kaçağı ile mücadele amacıyla kapsamlı bir işbirliğini hedeflemektedir.

Vergi kayıp ve kaçağı ile mücadele etmek için Sözleşmeye taraf ülkeler arasında öngörülen kapsamlı işbirliği yöntemleri arasında bilgi değişimi, eşzamanlı vergi incelemeleri, yurt dışı vergi incelemeleri, tahsilatta yardımlaşma ve tebligat konuları yer almaktadır. Bunun da ötesinde, idari yardımlaşma taraf ülkelerin mukim ve vatandaşları ile sınırlı tutulmamış, üçüncü ülke mukim ve vatandaşları da Sözleşmenin kapsamına alınmıştır.

Türkiye, “Vergi Konularında İdari Yardımlaşma Sözleşmesi”ne taraf olurken koyduğu çekincelerle Sözleşmenin Türkiye açısından kapsayacağı vergileri gelir, kurumlar ve katma değer vergileri ile sınırlı tutmuştur. Ayrıca, söz konusu Sözleşme Türkiye açısından yürürlüğe girdiği tarihten önce doğan vergi alacaklarına uygulanmayacaktır.

Türkiye’deki bilgileri,  paylaşıma hazırlamak için Gelir İdaresi Başkanlığı alt yapıyı kuruyor.  Bu kapsamda hazırlanan Finansal Hesap Bilgilerinin Vergi Konularında Otomatik Değişimi Hakkında Genel Tebliğ Taslağı ile finansal kuruluşlara Gelir İdaresi Başkanlığına bildirim yapma yükümlülüğü öngörülmektedir. Tebliğ taslağına göre bildirimi zorunlu hesaplar yıllık bildirilecektir.

Ülkeler Arası Aksiyonlar İle Matrah Aşındırma ve Kâr Aktarımına OECD Çatısı Altında Uluslararası Çözüm Arayışları

Türkiye’nin de dahil olduğu G-20 ve OECD üyesi ülkeler  gelir kayıplarına sebebiyet verecek sorunları engellemeye yönelik, ortak bir girişime imza atarak “BEPS (Base Erosion and Profit Shifting -Matrah Aşındırma ve Kâr Aktarımı) Eylem Planı”nı devreye sokmuşlardır. Söz konusu Eylem Plan’ı Antalya’da gerçekleştirilen G20 zirvesine katılan tüm ülkeler tarafından onaylanmıştır.

BEPS (Base Erosion and Profit Shifting -Matrah Aşındırma ve Kâr Aktarımı)”, tax inversion” olarak adlandırılan şirket merkezinin, düşük vergili-vergisiz ülkelere taşınması, gayri maddi hakların düşük vergili-vergisiz ülkelere aktarılması vb. yollar ile şirketlerin kendi ülkelerinde vergiden kaçınmasına ya da vergi yüklerini azaltmaya imkan sağlayan boşlukların kapatılmasını amaçlayan, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütünün (OECD) bir eylem planıdır.

OECD’nin aktardığına göre en son Katar, Saint Kitts ve Nevis’in katılımı ile BEPS  Eylem Planına katılan ülke sayısı 106’dır. (14 Kasım 2017 – mnetax.com).

BEPS kapsamında OECD tarafından temel alanlara ilişkin 15 eylem konusu/planı belirlenmiştir. 13 No.lu eylem konusu/planı, transfer fiyatlandırması belgelendirilmesinin yeniden şekillendirilmesini, çok uluslu şirketlerin yerel vergi otoritelerine raporladıkları transfer fiyatları detaylarının yeniden gözden geçirilmesi, dünya çapında ve ülke-ülke raporlamaların zorunlu tutulmasını içermektedir. Bu konuda Gelir İdaresi Başkanlığının 3 Seri No.lu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğ Taslağı hazırlığı bulunmaktadır.

Listede Birinciyiz!

Tax-news.com web sitesinde yayımlanan 27 Temmuz 2017 tarihli bir yazı[2], aslında hem bizim (meslek mensuplarının) hem de şirketlerin/şahısların çok sık ifade ettiği  “vergi yasalarımız çok karmaşık” sözlerini  teyit eder niteliktedir.

Ulrika Lomas’ın Brüksel’den kaleme aldığı yazının başlığı zaten  yazının geri kalanını okumamıza pek gerek bırakmıyor. “Türkiye Yeni Vergi Karmaşıklığı Endeksinin Baş Tarafında”

Habere göre TMF Grubun yeni yayımlanan bir raporunda Türkiye, Dünya’nın en karmaşık vergi ve muhasebe gerekliliklerine sahip ülke.

TMF’nin 2017 Finansal Karmaşıklık Endeksi, Avrupa-Orta Doğu-Afrika-Asya Pasifik- Amerika’daki  94 ülkeyi sıralıyor.

Rapora göre Türkiye, “büyük ölçüde hem Türkçe hem de TL para birimi cinsinden raporlama gereği ve vergi makale sayısında aşırı yükseklik sebebiyle” finansal uyum açısından en karmaşık ülkedir. Yazıda, AB uyum sürecinin Türkiye’deki yükü azalttığının da altı çizilmiş. Türkiye’yi takip eden ikinci sıradaki ülke ise Brezilya olarak belirtiliyor.

[1] https://www.tax-news.com/news/Work_Ongoing_On_EU_Tax_Blacklist____75706.html

[2] https://www.tax-news.com/news/Turkey_Tops_New_Tax_Complexity_Index____74839.html

 

Emrah AYGÜL
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi